Modern Sanatın Mabedi

Selam! Bu e-postada gezmeyi sevenler için keyifli bilgiler var. Nomatto.com’da daha çok seçenek, daha çok macera seni bekliyor. @nomattosocial instagram hesabımızda da eğlenceli paylaşımlarımıza göz atmayı unutma! 👀 

Bugün neler var?

• Modern Sanatın Mabedi

• Dünyanın En Uzun Demiryolu Tüneli

• Hoşap Kalesi

• Haftanın Filmi - Intouchables

• Günün Destinasyonu - Bern

• Kısa Kısa Haberler

Modern Sanatın Mabedi

New York Modern Sanat Müzesi (MoMA), 1929 yılında kurulmuş ve modern sanat dünyasında çok özel bir yeri olan bir müze. Eğer New York'taysanız, MoMA mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerlerden biri. Manhattan'da, 53. Cadde’de yer alan bu devasa müze, modern sanatı keşfetmek isteyen herkes için adeta bir cennet. Sanat galerileri, heykeller, resimler, film ve daha birçok sanat dalına dair eserlerle dolu.

MoMA’nın koleksiyonunda, Picasso’dan Warhol’a, Van Gogh’tan Jackson Pollock’a kadar birçok ünlü sanatçının eserleri yer alıyor. Modern sanatın en önemli temsilcilerinin başyapıtlarını bir arada görmek, gerçekten büyüleyici. Ama MoMA sadece geçmişin büyük sanatçılarıyla değil, aynı zamanda günümüz sanatçılarıyla da sürekli olarak güncellenen bir müze. Burada her zaman yeni sergiler ve taze sanat akımlarını görmek mümkün. 🎨 

Dünyanın En Uzun Demiryolu Köprüsü

Gotthard Baz Tüneli, dünyanın en uzun demiryolu tüneli olarak, İsviçre’nin Alpler’inin altından geçiyor ve toplamda 57,1 kilometre uzunluğunda. Bu devasa proje, 17 yıl süren zorlu bir inşa sürecinin ardından 2016’da tamamlandı. Tünel, İsviçre’yi kuzeyden güneye bağlayan önemli bir ulaşım hattı oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda Avrupa’daki demiryolu taşımacılığını çok daha hızlı ve verimli hale getirdi. Alpler’i aşmak için kara yolu yerine tren kullanmak, hem çevre dostu bir seçenek sunuyor hem de karayolundaki yoğunluğu azaltıyor. 🛤️ 

Hoşap Kalesi 🏰 

Van’ın Gürpınar ilçesinin Hoşap köyünde yer alan Hoşap Kalesi, hem tarihi hem de mimari açıdan oldukça etkileyici bir yapı. Van şehir merkezine yaklaşık 60 km, Gürpınar ilçe merkezine ise 40 km uzaklıkta bulunan kale, sarp bir kaya kütlesi üzerine kurulmuş ve gerçekten göz alıcı bir manzaraya sahip. Kalenin geçmişi, Urartulara kadar uzanıyor, ancak bugünkü haliyle 17. yüzyılda Osmanlı döneminde Mahmudi Beyleri tarafından yaptırılmış. İç kale, özellikle Mahmudi Süleyman Bey'in 1643 yılında yaptırdığı kitabeyle tarihini gözler önüne seriyor.

Hoşap Kalesi, hem iç hem de dış kale olarak iki ana bölümden oluşuyor. Dış kalenin surları, arazinin yapısına uygun şekilde doğu, batı ve kuzey yönlerinden kaleyi çevreliyor ve bazı bölümleri zamanla yıkılmış olsa da, hala harabe hâlinde olsa da oldukça etkileyici. İç kale ise, kaleye girişin yapıldığı ana kapıdan girildikten sonra görülen oldukça sağlam yapılarla dolu. Kalenin iç kısmında, saray olarak kullanılan yapılar, mescid, fırın, zindan gibi çeşitli bölümler yer alıyor. XIX. yüzyılın ortalarında terk edilmesine rağmen, kale hala oldukça iyi korunmuş ve bölgenin en dikkat çeken tarihi yapılarından biri olarak turistlerin ilgisini çekiyor.

🎥 Haftanın Filmi - Intouchables

Intouchables (Can Dostum), hayatları bambaşka iki insanın, Philippe ve Driss’in hikayesini anlatıyor. Philippe, yamaç paraşütü kazası sonucu felç olmuş, aristokrat bir adamdır ve yaşamını zor bir şekilde sürdürmektedir. Driss ise cezaevinden yeni çıkmış, işsiz ve hayatını mücadeleyle geçiren bir gençtir. Philippe, bakımını üstlenmesi için Driss’i işe alır; Driss ise başta sadece para kazanmayı düşünse de zamanla, ikisi arasında güçlü bir dostluk kurulur. Hiçbir zaman bir araya gelmeyecek gibi görünen bu iki adam, birbirlerinden çok şey öğrenir ve hayatın tadını, zorluklar ve neşelerle birlikte, birlikte çıkarlar.

Yönetmen: Olivier Nakache, Eric Toledano

Oyuncular: Omar Sy, François Cluzet, Audrey Fleurot

IMDB: 8.5

Rotten Tomatoes: %76

Tür: Komedi, Dram

Günün Destinasyonu - Bern

Bern, İsviçre'nin başkenti olmasının ötesinde, tarihi atmosferi ve doğal güzellikleriyle de büyüleyici bir şehir. Yavaşça sokaklarında kaybolarak, her köşesinde yeni bir keşfe adım atabilirsiniz. Şehri keşfetmeye başlamak için Zytglogge, yani ünlü saat kulesine doğru yürüyün. Burada zamanın nasıl işlediğine dair ilginç bir gösteriye tanıklık edeceksiniz. Saat başı, kuledeki mekanizma hareket eder ve sizi 13. yüzyıldan kalma bir zaman yolculuğuna çıkarır. Kuleyi çevreleyen dar sokaklarda dolaşırken, şehrin geçmişine dokunmuş olursunuz. Zytglogge’nin etrafındaki sokaklar, sizi adeta bir Orta Çağ masalının içine alır.

Biraz ilerlediğinizde, Bern’in mimarisini daha yakından gözlemleyebileceğiniz başka bir önemli nokta olan Bundeshaus’a ulaşacaksınız. İsviçre hükümetinin kalbi burada atıyor. Sarayın dış cephesi, zarif neoklasik tarzıyla dikkat çekerken, içinde yapabileceğiniz bir turda, ülkenin politik geçmişi hakkında bilgilere sahip olabilirsiniz. Hem mimari hem de tarih açısından oldukça etkileyici bir yapıdır. Dışarıdan, Federal Saray’ın görkemli görünümü karşısında, şehri bir kuş bakışı izlemek harika bir deneyim sunar.

Yolunuzu biraz daha doğuya doğru çevirdiğinizde, Bern’in en güzel manzaralarından birini izleyebileceğiniz Rosengarten’a varabilirsiniz. Şehir merkezine oldukça yakın olan bu gül bahçesi, hem doğanın hem de şehrin birleştiği bir nokta. Güller arasında dolaşırken, bir tarafta Orta Çağ’dan kalma şehrin binaları, diğer tarafta ise uzaklarda Alplerin karla kaplı zirveleri sizi büyüleyecek. Bu huzurlu bahçede bir süre oturup, şehrin ritmini sadece izlemek bile yeterince keyif vericidir. 🌸 

Eğer doğal yaşamla iç içe olmayı seviyorsanız, Bern’in Bärenpark’ı sizi bekliyor. Şehir merkezine oldukça yakın olan bu park, Bern’in sembolü haline gelmiş ayıları doğal bir ortamda gözlemlemenizi sağlar. Ayrıca, parkın hemen yanındaki Doğa Tarihi Müzesi de şehri keşfedenler için başka bir alternatif. Bu müzede İsviçre’nin yerel flora ve faunasına dair oldukça ilginç sergiler bulunuyor. Doğayla iç içe bir keşif yapmak istiyorsanız, burası ideal bir nokta. 🐻 

Bir de Bern’in sanatsal zenginliklerine göz atmak isterseniz, Kunstmuseum’a gitmek harika bir fikir. Şehirdeki en önemli sanat müzelerinden biri olan bu mekan, 19. yüzyıl ve modern sanat koleksiyonlarıyla dikkat çeker. Eğer şansınız varsa, geçici sergilere katılarak, şehrin sanatsal ruhunu daha yakından hissedebilirsiniz.

😋 Bern'de yemek kültürü, İsviçre’nin geleneksel lezzetlerini ve bölgesel tatları yansıtan bir çeşitlilik sunuyor. Şehirde mutlaka denemeniz gereken ilk şeylerden biri, fondü-özellikle peynirli fondü, sıcak ekmek parçalarıyla birlikte, kaymaklı ve zengin bir tat sunar. Bir diğer popüler lezzet ise rosti, kızarmış rendelenmiş patatesin farklı malzemelerle harmanlanarak servis edilen, oldukça doyurucu bir yemektir. Ayrıca, Bern’de sokaklarda gezerek taze çikolatalar ve Bernese honey cake (Bal Kek) gibi tatlılara da göz atabilirsiniz

Kısa Kısa Haberler

• Antalya'da 'Noel Baba'nın ilham kaynağı Aziz Nikolaos'ın mezarı bulundu

• "2025 Turizm Başkenti" seçilen Erzurum'un tarihi yapıları buza işlendi

• Google 2024 yılının arama trendlerini duyurdu

Sizin için derlediğimiz yeni seyahat rotalarından, bulunduğunuz bölgeye en yakın lezzet duraklarından, bir sonraki yolculuğunuza çıkmadan önce “iyi ki okumuşum” diyeceğiniz bilgilendirici ve keyifli içeriklerden haberdar olmak için e-posta listemize abone olabilir, arkadaşlarınızla paylaşarak Nomatto’yu daha fazla kişiyle tanıştırmamıza katkı sunabilirsiniz.