Gölgesiz Kilise

Selam! Bu e-postada gezmeyi sevenler için keyifli bilgiler var. Nomatto.com’da daha çok seçenek, daha çok macera seni bekliyor. @nomattosocial instagram hesabımızda da eğlenceli paylaşımlarımıza göz atmayı unutma! 👀 

Bugün neler var?

• Gölgesiz Kilise

• Çölün Ortasında Renkli Bir Miras: Tiebele Köyü

• Dünya’nın En Büyük Manastır Kütüphanesi: Admont Abbey

• Haftanın Filmi - I Am Sam

• Günün Destinasyonu - Akçakoca

• Kısa Kısa Haberler

Gölgesiz Kilise

Çin’in Sichuan eyaletinde, Chengdu’ya yakın Meishan şehrinde yer alan “Gölgesiz Kilise”, mimarisiyle dikkat çeken modern bir yapı. Shanghai Dachuan Architects tarafından tasarlanan bu kilise, adını neredeyse hiç gölge oluşturmamasından alıyor. İnce alüminyum profiller ve şeffaf yüzeylerle inşa edilen yapı, doğal ışığı geçirerek çevresiyle bütünleşiyor. Beyaz rengi ve minimalist tasarımı sayesinde hem gündüzleri neredeyse görünmez oluyor, hem de lavanta tarlalarıyla birlikte adeta bir tablo gibi duruyor. Kilisenin bulunduğu bölge olan Sino-French Teknoloji Parkı, kültürel ve sanatsal projeleriyle de biliniyor.

Gölgesiz Kilise’nin tasarımında ışık, sadelik ve çevreyle uyum ön planda tutulmuş. Yapının taşıyıcı sistemleri gizlenmiş, böylece içeride açık ve kesintisiz bir alan hissi yaratılmış. Çevre dostu malzemelerle inşa edilen kilise, sadece estetik olarak değil, sürdürülebilirlik açısından da öne çıkıyor. Gece olduğunda iç mekândan yayılan yumuşak ışık, yapıya sakin ve huzurlu bir atmosfer kazandırıyor. ⛪️ 

Çölün Ortasında Renkli Bir Miras: Tiebele Köyü

Burkina Faso’nun güneybatısında, neredeyse bir açık hava sanat galerisi gibi duran Tiebele köyü, adeta zamana meydan okuyan bir gelenekle ayakta duruyor. Yaklaşık 1,2 hektarlık alana kurulu bu küçük köy, tamamen doğal malzemelerle yapılan ve yine doğal boyalarla el emeğiyle süslenen evleriyle ünlü. Burada yaşam, doğaya uyumla şekilleniyor. Evlerin mimarisi sadece estetik değil; aynı zamanda sıcak çöl iklimine ve tarih boyunca olası tehlikelere karşı da oldukça dayanıklı şekilde inşa edilmiş. Küçücük kapılar ve penceresiz duvarlar da bunun birer örneği.

Köydeki evlerin süslenmesi, Gurunsi kadınlarının elinden çıkan gerçek bir sanat işi. Duvarlara uygulanan geometrik desenler, sadece süs değil, aynı zamanda köy halkının kültürel kimliğini yansıtıyor. Kullanılan renkler tamamen doğal: kilin kırmızısı, kömürün siyahı ve kaolinin beyazı. İlginç bir gelenekleri de var: Yeni inşa edilen evde ilk gece bir kertenkele yürürse, bu evin uğurlu sayıldığına inanılıyor. Yürümezse, ev yıkılıp baştan yapılıyor! Bugün yaklaşık 18 bin kişinin yaşadığı Tiebele, Dünya Anıtlar Fonu’nun da desteğiyle korunuyor.

Dünya’nın En Büyük Manastır Kütüphanesi: Admont Abbey

Avusturya Alpleri’nin tam kalbinde, kartpostallardan fırlamış gibi duran bir yer var: Admont Abbey Manastırı. İlk bakışta sadece tarihi bir yapı gibi dursa da, aslında içinde sakladığı kütüphane, tam anlamıyla bir masal diyarı! 1776 yılında tamamlanan bu devasa kütüphane, dünyanın en büyük manastır kütüphanesi olma unvanını taşıyor. 70 metre uzunluğunda, tavanı 13 metre yüksekliğinde ve içinde 200 binden fazla kitap var. Üstelik sadece kitaplar değil, tavandaki etkileyici freskler, altın yaldızlı süslemeler ve ışıl ışıl beyaz duvarlar da büyüleyici bir atmosfer yaratıyor. 📖 

Kütüphanede gezinirken sanki zamanda yolculuk yapıyormuş gibi hissediyorsunuz. Burada bin yıldan eski el yazmaları, bilimle ilgili ilk eserler, hatta Orta Çağ’a ait kitaplar bile var. Ama Admont sadece kitaplardan ibaret değil. Manastır kompleksi içinde bir doğa tarihi müzesi, sanat galerileri ve dönemsel sergiler de var. 🖼️ 

🎥 Haftanın Filmi - I Am Sam

I Am Sam, sevginin ölçüsünün ne olduğunu sorgulatan, yürek burkan ama umut dolu bir hikaye sunuyor. Sam Dawson, zihinsel engeline rağmen kızı Lucy’ye büyük bir sevgiyle bağlı, onu kendi dünyasında en saf haliyle büyütmeye çalışan bir baba. Her şey yolunda giderken, Lucy yedi yaşına geldiğinde devletin gözetimi devreye giriyor ve Sam’in ebeveynlik yeterliliği tartışmaya açılıyor. Film, Sam’in kızını kaybetmemek için verdiği mücadeleyi anlatırken, izleyiciye “iyi bir ebeveyn olmak ne demektir?” sorusunu samimi ve dokunaklı bir dille düşündürüyor.

Yönetmen: Jessie Nelson

Oyuncular: Sean Penn, Dakota Fanning, Laura Dern

IMDB: 7.6

Rotten Tomatoes: %86

Tür: Dram

Günün Destinasyonu - Akçakoca

Karadeniz’in batı ucunda, Düzce’nin şirin ilçesi Akçakoca, hem doğasıyla hem de tarihî dokusuyla keşfetmeyi sevenler için harika bir rota. Eğer yolunuz buraya düşerse, bu kıyı kasabasında sizi hem denizle iç içe sakin bir atmosfer hem de geçmişin izlerini taşıyan duraklar karşılayacak. Akçakoca’nın sokaklarında yürürken hem maviyle hem yeşille hem de taş duvarlarla çevrili nostaljik hikâyelerle baş başa kalıyorsunuz.

Sahil yolunu takip ederek Ceneviz Kalesi’ne vardığınızda, denize hâkim bir tepede rüzgarın tarih fısıltılarına kulak verebilirsiniz. 13. yüzyılda Cenevizliler tarafından inşa edilen kale, Karadeniz'e karşı dimdik ayakta. Kaleyi çevreleyen yemyeşil alan piknik yapmak ya da gün batımını izlemek için mükemmel bir nokta. Denizin kıyısındaki küçük plaj ve tarihi fener de fotoğraf meraklıları için bonus. 🏰 

Şehir merkezine döndüğünüzde, Akçakoca’nın tarihî evleriyle karşılaşacaksınız. Beyaz badanalı duvarları, cumbalı pencereleri ve ahşap işçiliğiyle bu evler, geleneksel Türk mimarisinin Batı Karadeniz’deki zarif örneklerinden. Restore edilen bazı evlerde yöresel ürünler satılıyor, bazılarında ise yöre mutfağını tadabileceğiniz küçük kafeler var. Sokaklar dar ama samimi, bir yandan gezip bir yandan yerel halkla sohbet etmek için birebir.

Biraz daha kırsala çıkmak isterseniz Dadalı Köyü güzel bir durak. Doğal dokusu bozulmamış bu köy, hem doğa yürüyüşü yapmak hem de yerel yaşamı yakından gözlemlemek isteyenler için huzurlu bir sığınak. Köy halkı misafirperver; bir köy evinde taze demlenmiş çay eşliğinde sohbet etme şansı yakalarsanız, bölgeye dair çok şey öğrenebilirsiniz.

Doğa demişken Kurugöl Tabiat Parkı’nı atlamak olmaz. Burası şehir hayatından uzaklaşıp ormanın içinde kaybolmak isteyenler için birebir. Göl çevresinde yürüyüş yolları, ahşap iskeleler ve bolca kuş sesi sizi bekliyor. Mevsimine göre farklı tonlara bürünen doğası, her mevsim ayrı bir güzellik sunuyor. Sessizlik ve huzur arayanlar için adeta bir terapi alanı. 🏞️ 

Akçakoca’daki gezinizin ruhani boyutunu ise Orhan Gazi Camii tamamlayabilir. Bu cami hem mimarisiyle hem de taşıdığı tarihî değerle dikkat çekiyor. Osmanlı izlerini taşıyan bu yapı, sade ama etkileyici. İçeri girdiğinizde ahşap işçiliği ve huzur veren atmosferiyle sizi sarıp sarmalıyor. 🕌 

😋 Akçakoca’da ne yenir? Akçakoca’ya gelmişken taze balık yemeden dönmek olmaz. Sahil boyunca sıralanan restoranlarda, mevsimine göre hamsi, palamut ya da mezgit gibi Karadeniz’in lezzetleri sizi bekliyor. Yemeğin ardından yöreye özgü melengücceği tatlısını mutlaka deneyin. Yufka, ceviz ve kaymakla hazırlanan bu şerbetli tatlı hem hafif hem de oldukça farklı bir lezzet sunuyor.

Akçakoca’ya dair daha fazlası için nomatto.com’u ziyaret edebilirsiniz.🚶👟

Kısa Kısa Haberler

• Rami Kütüphanesi dünyanın en iyi 19 yapısından biri seçildi

• Kazılarda bulunan yaklaşık 1000 yıllık güneş saati görücüye çıktı

• Aydın'daki Tralleis Antik Kenti ziyarete açılacak

Sizin için derlediğimiz yeni seyahat rotalarından, bulunduğunuz bölgeye en yakın lezzet duraklarından, bir sonraki yolculuğunuza çıkmadan önce “iyi ki okumuşum” diyeceğiniz bilgilendirici ve keyifli içeriklerden haberdar olmak için e-posta listemize abone olabilir, arkadaşlarınızla paylaşarak Nomatto’yu daha fazla kişiyle tanıştırmamıza katkı sunabilirsiniz.